Kanal tedavisi, dişte bulunan sinirler ve damarların canlılığını yitirmesi sonucu dişin kanallarında bulunan enfekte sinirlerin temizlenmesi, dezenfekte edilmesi ve kanal dolgu maddeleri ile doldurulmasına kanal tedavisi denir.
Kanal tedavisi sonrasında dişte özellikle çiğneme sırasında hafif bir ağrı ve hassasiyet olabilir. Tedavi sonrası birkaç gün hafif bir antienflematuar ilaç kullanmakta sakınca yoktur.
Anestezinin etkisi geçene kadar bir şey yenmemeli ve içilmemelidir. Tedavi boyunca tedavisi yapılan dişin olduğu bölgede kuruyemiş ve benzeri sert yiyeceklerden ve sakız gibi yapışkan gıdalardan uzak durulmalıdır. En çok diş kırıkları seanslar arasında görülmektedir. Tedavi seansları arasında geçici dolgunun düşmemesine dikkat edilmelidir.
Kök ucundaki apseler kanal tedavisiyle iyileşme şansına sahiptir. Bu iyileşme başarısını gösteren dişlerin çekimine gerek yoktur.
Tedaviye başlamadan önce akut bir durum varsa hastaya ilk önce antibiyotik verilerek ilerlemiş enfeksiyonun iyileşmesi sağlanır. Seanslar arası antibiyotik kullanımına gerek yoktur.
Not 1) Kanal tedavisinde en çok merak edilen konu işlem sırasında ağrı duyup duyulmayacağıdır.Kanal tedavisi lokal anestezi(uyuşturularak)altında yapıldığından ağrılı bir işlem değildir.Kanal tedavisi işleminin koltuktaki süresi ortalama 45 dk ile 1 saattir.
Not 2) Diğer bir merak konusu hastalar arasında kanal tedavisinin ne kadar kullanılacağıdır.Kanal tedavisi doğru teknikler ile yapıldığında pratik deneyimlerimde 15 ila 20 yıl süresince dişin ağızda her hangibir semptom ,belirti olmadan ağız kaldığı söylenebilir.
Not 3) Kanal tedavisi yapılan diş artık ölü diye tabir ettiğimiz sinirinden uzaklaştırılmış bir diş olduğundan dolgu sonrası (çok büyüklü çürüklerde madde kaybı çok olduğundan )belli bir süre sonra kaplama-kuron dediğimiz o dişi kapsayan bir işlem tavsiye edilir.Dolgunun kök hizasından kırılma riskine karşı hastaların bunu göz ardı etmemesi gerekmektedir kanal tedavisi bitip dişin konforlu bir şekilde ağızda kullanımından belirli bir süre sonrasında.Kişiye göre değişkenlik gösteren bu süre kendi pratiğimde önerdiğim aralık 3 ila 8 aydır.
Not 4) Kanal tedavisindeki teknolojik ilerlemeler ve dijital sektörün gelişmesi ile birlikte çok daha konforlu ve hızlı bir şekilde gerçekleşmektedir.Kök ucunu bulabildiğimiz dijital aletler( görseldeki apex locater),dijital röntgen cihazlarındaki kök mesafesini ölçebildiğimiz cihazların diş hekimliği pratiğine girmesinden dolayı işlem çok daha doğru ve kısa zamanda tamamlanmaktadır.
Not 5) Artık endodontideki en büyük gelişmelerden biri de döner aletlerin kanal tedavisinin tekrar sökülüp yenilenmesine olanak sağlar duruma gelmesidir. Böylece belirli süre ağızda kalan dişteki enfeksiyon tekrarı durumunda ya da kök ucuna kadar doldurulamayan kanal tedavileri sonrası bu kanallar söküler belirli pansumanlar uygulanarak diş tekrar steril hala getirilip doldurabilmektedir.
Not 6) Kaplama altındaki doğal dişlerin enfekte olup kanala ihtiyaç duyması durumunda hastaların en çok merak ettiği konu dişin üstündeki kaplamanın iptal olup olmayacağıdır.Bu durumlarda uygulanan teknik ya o dişe ait ufak bir giriş kavitesi delinerek kaplamada kanal yapılıp üstüne estetik dolgularla kapanması ya da kaplamayı sökmeye imkan veren aletletlerle kaplamaların çıkarılmasıdır.Çıkarılma-söküm işleminde kaplamada çatlak ve kırılmalar olacağı hastalara bilgilendirilir ve risk faktörleri anlatılır(kaplamanın çıkarılması sırasında altta kanal tedavisi diş var ise bu dişlerde boyun kırıkları olabileceği ya da kaplamada porselen estetik kısmında atmalar-çatlaklar yaşanabileceği).Bu işlemlerden sonra kanal uygulanır ve kaplamanın sağlam çıkması durumunda kaplama tekrardan yerine simante edilir.
Önemli bir detayda şayet çok dişi kapsayan köprü kaplama -kuron şeklinde olan protezlerde o dişlerden biri kanal ihtiyacı duyduğunda hastanın kanal işlemi ile kaplamalarında oluşacak maliyetin kar-zarar durumunun iyi değerlendirilmesi gerektiğidir.Bu durum hastanın en çok terettüt ettiği durumlardan biridir.